Çığlık Orkestrası
Kulaklarıma çarpan her ses bir çığlık orkestrasını oluşturuyor. - Çığlık. Benim hayatımın fon müziği. Her şey kendi dilinde bağırıyor sanki. Dalından düşüp, yere çarpan dut bile. Her şey avazı çıktığı kadar ağlıyor sanki. Gökyüzünde süzülen bir kuş bile. Bu aynı zaman da görsel bir şölen! - Acı. Gözlerimde kırılan her bir ışık parçacığında bunu gördüm. Yaprakları birer birer solan, boynu bükük orkideler ve üzerlerine tuz dökülen canlı salyangozlar. Bir salyangoz, tuz ile temas ettiğinde yanmaya başlar. Yakından yüzünde ki acı görünür, küçük çığlıkları da duyulur. Hissediyorum. Baskıyı, çırpınışı, korkuyu... Ve düşünüyorum. - Herkes neden acı çekiyor? Kimileri bunu göstermekten çekinmiyor. Kimileri acılarını tebessümlerine yama yapmış. Sırıtıyor. Ben mi? Ben gözlemliyorum. Karşımda duran bir çifte odaklanıyorum. Tartışıyorlar. Birinin, diğerini öldürdüğünde sonuçlanacak bir savaş. Çok sürmedi, kadın can alıcı darbesini vurdu. - Artık seni sevmiyorum. Bunu söylerken gözler